19 Haziran 2009

Büyük Final ve Sezon Değerlendirmesi


Muhteşem bir finaldi dünki kesinlikle. Önümüze her bir ucunda bir avuç bok bulunan 4 uçlu bir değnek koymuş senaristler. Şu an değneğin tam ortasındayız gelecek sezonun ilk bölümünde bir uca atlayacağız. İhtimalleri değerlendirelim.

Bihter'le Behlül'ü kim gördü? Matmazel, Firdevs, Beşir, Nihal dörtlüsünden biri. Ya da bir kedi :). Matmazel'in görme ihtimali az gibi geliyor. Sonuçta evle vedalaşıyordu, taa seraya kadar gitmesi için biraz zaman gerekir. Her şeyi tek tek okşayıp anılara daldığını düşünürsek.

Nihal'in görme ihtimali de az geliyor. Sonuçta bu yasak aşkın bir müddet daha devam etmesi gerekir, diziyi hemen bitirmek istemiyorlarsa (Öyle bir amaçları olduğunu da hiç sanmıyorum). Nihal görürse eğer babasına söylemesi fazla gecikmez.

Firdevs oraya en hızlı ulaşan olabilirdi dörtlüden. Ama verdiği tepki, pek ona yakışmıyor. Zaten tahminden öte ne yapacağını bilerek oraya gidiyordu. O kadar şoka uğramış olması normal değil. Bihter açısından en iyisi Firdevs'in görmesi aslında ama imkan pek yok gibi.

Beşir en büyük ihtimal. Tamam daha önceden de gördü ikisini öpüşürken falan ama zaten salağın teki. Kafası falan da çok karışık zaten, Nihal'i Behlül'le görüp durmaktan usandı malım benim. O görecek gibi duruyor. Ve sezonun ortalarına kadar susup sonra Adnan'la konuşabilir.

Sezon finalinde ilgimi çeken birşey de şu oldu. Çoğu Türk dizisinde sadece aşkla ilgili çarpıcı bir final yapmakla yetinilmezdi. Yanına kaza, bayılma falan ölüm tehlikesi içeren şeyler koyarlardı. Aşk-ı Memnu sadece aşk üzerine bir final yapıp bu sezonun yerli-yabancı en iyi finalini yapmış (:P).

Sezon Değerlendirmesi

Burada sezonun kısa kısa karakter değrlendirmelerini yapalım. Bakalım kimden ne kadar hoşnutum?

Bihter: Bihter'in hafif kıskanç, ihanet edebilen ama gururlu karakteri Beren Saat'in mükemmel oyunculuğuyla birleşince mükemmel olmuş. Diziyi Beren Saat için seyredenlerin çoğu sonunda tam bir Bihter hayranı oldular. Bu sadece güzellikle alakalı değil.

Behlül: Kıvanç Tatlıtuğ'un yakışıklılığıyla ülkedeki bütün 35 yaş üstü kadınları kendine hayran bırakması bir yana Behlül de gelişme gösterdi dizinin başından itibaren ve takdirimi kazandı. Dizinin başında kendi keyfinin kahyası olan Behlül dizinin sonuna doğru aşkının peşine düşüyor. Ama hain de olmuyor. Amcasına tamamen arkasını dönüp gidemiyor. Artımı aldı benim.

Adnan: Hiçbir şeyden haberi olmadığından melek görüntüsü çizdi. Aile babası, herkesi koruyup kolayan, düşünceli, gerektiğinde düşmanına çok ağır darbe indirebilen vesaire vesaire... Kimsenin olumsuz tepkisini almadı sezon boyunca.

Nihal: Depresyonik Prenses dizide bana en çok "Offfff!" dedirten karakter oldu. Özellikle sezon başındaki durumu diziyi çekilmez hale getirecek gibi duruyordu. Sonradan toparladı. Sezon finalinin 15 dakikasında falan yine saçmaladı (bayılmasından akşam Behlül'le çıkmasına kadar olan tahmini süre :D). Şöyle böyle bir sezon geçirdi. Hazal Kaya da karakteri sezonun ortasına doğru tam oturttu. Bir aferin gelsin ona benden ( :P).

Firdevs: Sezonun en baskılı karakteriydi. Diğer herkesin öylesine de olmuş boş bir iki lafı vardı ama Firdevs hiçbir lafı hiçbir bakışı boş değildi. Nebahat Çehre'nin oyunculuğunda iyice göze batan Firdevs bir yandan da yaşına rağmen giydikleriyle annemiş çatlatmayı başardı.

Matmazel: En çok rastladığımız dadı tipinin çok iyi bir temsilcisi olan Matmazel sezonun tamamında sevebildiğim nadir karakterlerdendi. Evden ayrılma kararı yıktı beni. Şahit olacağı daha çok pislik vardı halbuki.

Bülent-Elif: İkisi hakkında da kısa şeyler yazacağım da Bülent, aşık olduğu manken Elif'le bir arada dursun bakalım. Bülent şımarığın teki. Ablasının arkadaşlarından, Bihter'e kadar herkese asılıyor. Yılbaşı bölümünde Behlül'ün peşinde hediye diye koşup durması da berbattı.
Elif'se haketmediği halde üzülen bir karakter. Kendisine Bülent'le mutluluklar diliyorum. :)

Nihat-Peyker: Nihat babasıyla karısının ailesi arasında kaldığında gitgide hırçınlaşıyor. Yaşadığı hayattan memnun değil, memnun olmasına da bir sebep yok zaten. Sevemedim bir türlü, fazla somurtkan.
Peyker'se herşeye rağmen gülebilmesiyle dizide en sevdiğim karakterlerden biri oldu. En son Star'ın saçma bir dizisinde saçma bir karakterde hatırladığım Nur Aysan'da takdirimi kazandı.

Hilmi: Ne tam bir kötü karakter oldu ne de torununu kucağına aldıktan sonra yarı yarıya yumuşayan bir kötü. Ortalarda gidip geldi, en sonunda Ziyagil Holding'e verdiği ayar mükemmeldi. Yine de pek sevmedim. Ortalarda bir karakter.

Çalışanlar: Rana Cabbar'ın oynadığı Süleyman dışındaki karakterlerin hiçbirini sevmedim. Çok gıcıktılar.

Yeni sezonu merakla bekliyoruz. Umarız yasak aşkın gizliliğini bozan biri değildir o vazoyu kıran...

1 yorum:

Adsız dedi ki...

Dizi zaten çok tutuldu, biliyorum, ve arasıra şöyle bir göz gezdiriyorum...Cidden türk dizileri içinde hem içindeki asaleti, hem de samimiyeti kaybetmemiş dizilerden...Ama benim konuyla ilgili asıl merakım, Yaprak Dökümü ile bu dizinin 2 saate sığdırılabilen hikayeleri nasıl olupta sezonlarca devam ettirebilmesi...Yaprak Dökümü cidden cıvıdı "bence"...Ama bu dizi müthiş finaliyle, gerek aynısını binbir gece'de de gördüğüm asaletiyle, türklerin tv'de görmek istemediği kadınında, erkek kadar istekli olması durumunu izleyici kaybetmeden sergilemesiyle, cidden takdire şaayan...