15 Ekim 2008

Saygı



Eelectronic Arts'ın son yıllardaki kalite olarak düşüşü malumunuz. Bunun altında diğer firmaların ağırlıklarını hissettirmeye başlaması kadar firmanın müşteriye duyduğu saygının bitmesi de yatıyor.
PES mi FİFA mı karşılaştırmaları bir zamanların en çok yapılan arşılaştırılmasıydı. FİFA oynanış açısında atari oyunu gibi bir oyunu karşımıza sunarken PES'in oynanışı kendini maçın içinde görmee neden oluyordu. Öte yandan FİFA grafiklerde ve kadrolarda çok bariz bir üstünlük içerisindeydi. PES'de tokalaşırken birbirlerinin omuzlkarını tutan adamlar ve Konstantpols (Fenerbahçe) diye takımlar vardı.
PES 2009 ve FİFA 2009'un resmi çıkış tarihlerinin çok yakın olduğu bu dönemde ise bu karşılaştırma hemen hiç yapılamıyor. İki oyun da internet ortamına tam sürüm olarak düştü, bunu bilmeyenlerse demolarını takip ediyorlardır. FİFA mause ile şut çekip, pas verme gibi şeyleri ayarlasa da bunun kullanılışı klavyeden daha zor. Şut ve pası karıştırman her an olabilecek bir şey.
PES'de ise artık gelişim sonuna dayamış noktasında. Tamam Allah'ın cimrisi KONAMİ para verip takım lisanslarını almamış olabilir ama o grafikler FİFA'yı epey bir geçmiş gibi gözüküyor. Yanlış yazılan oyuncu isimlerini sadece yüzlerine bakarak değiştireilirsiniz o derece.
Kısacası PES farkı bu kadar açmışken kimse bu saçma tartışmaya giremiyor.
Diğer bir EA Sports rezaletiyse NBA Live serisiydi. 2001'den beri oynanışı gelişmesine rağmen yan istekler (bütün ALL-Star etkinlikleri, 90'lar gibi karmalar yerine 97 BULLS'u gibi efsane takımlar vb.) hiç gözönüne alınmazdı. Grafikler zaten 2007 yılına kadar yerlerdeydi. Grafikler 2007 yılında biraz geliştirilirken bu sefer oynanış kalitesi düştü. Superstar ve Allstar haraketleri Kobe, Garnett, Pierce gibi oyuncuları hiçbir şekilde durdurulamaz hale getirirken, maçlar saı cümbüşüne dönüyordu ama savunmadan eser yoktu. Sonrasında 2008 çıktı ki onun rezaletini anlatmaya bile gerek yok. Tarihin en kötüsüyle karşılaşmıştık bu alanda. NBA Live 99 bile daha iyi denebilirdi. EA'in hiçbirşeyi tam olarak yap(a)mamasının daha doğrusu yapmak istememesinin altında yatan nedense PC alanında rakipleri olmamasıydı.
Bu sırada 2K Sports adlı bir firma PS formatndaki oyunlarla sesini duyuruyordu. Özellikle NBA 2K serisi bütün özellikleriyle NBA Live'ı katlarken bütün basketol oyunu severler 2K serisinin PC formatında çıkması için dua ediyordu. 2K Sports firması da 2008'deki kazandıkları muhteşem zaferin ardından PC formatında çıkma kararı aldı. Ama bu halen söylenti olarak dururken EA Sports'un verdiği karar çok ilginçti. NBA Live 2009'un PC formatında çıkmayacağını duyurdular. Sonradan işler kesinleşti ve yıllardır EA'in oturduğu tek partili sistemin te partisi konumuna 2K firması oturdu.
Daha vermek istediğim bir kaç örnek olsa da artık okula gitmem gerekiyor. O yüzde arık konuyu bağlanayayım:
Konunun başında saygı dedim ve bütün yazı da EA'in saygı anlayışından bahsettim. Alanlarında tek oldukları için kendilerini zerre geliştirmee, alanlarına gelen rekabetten hızlı bir şekilde uzaklaşma gibi. Bunlar hiçbir oyunseverin katlanabileceği şeyler değil. Hem yıllarca berbat oyunlarla izi madur et sonrasında biraz rekabet ortamı çıkınca iyi bir oyun yapmamk için pes et. Bu şey Harry Potter oyunları için de geçerli. Yıllardır o muhteşem serinin bir tane adam gibi oyunu çıkmadı. Ama ona rakip olarak dandik başka oyunlar da çıkmadı ve EA oyunları hiç geliştirmedi. Ama LOTR serisinde ilk EA oyunuyla berebaer dandik gundik bir dolu LOTR oyunu fırladı internetten onlar da kaliteyi en yüksekte tutarak farklarını gösterdiler.
Bakalım EA rekabetten ne zaman sıkılıp da FİFA'yı PC dünyasından çekecek?

Hiç yorum yok: